BASINDA HAYTAP

Fayton Sefasının Perde Arkasındaki Dram - Neslihan Tunç

Büyükada’da üç gün önce faytona koşulan bir at, seyisi tarafından yumruk ve sopayla dövüldü. Biz de bu atın durumuna bakmaya gittik ve Ada’da faytonlarla ilgili çok ciddi sorunlar olduğunu gördük

Geçtiğimiz hafta Adalılar ile faytoncular arasında ciddi bir arbede yaşandı. Buna neden olan şeyse, seyisi tarafından dövülen bir attı. Olaya şahit olan Adalılar’ın duruma tepki göstermesi üzerine ortalık karıştı. Taraflar karakolluk olurken, belediye veterinerinin kontrolden geçirdiği atın burnunda, darp sonucu oluşmuş yumuşak deri ezilmesi teşhis edildi. Daha burnundan gelen kanlar kurumadan çalıştırılmaya devam eden zavallı atın içler acısı durumu, ne ilk ne de son… Adalar’da gün geçmiyor ki, faytonlarla ilgili bir sorun çıkmasın… Geçtiğimiz cumartesi günü ailesiyle birlikte keyifli vakit geçirmek için Büyükada’ya giden SABAH gazetesi foto muhabiri Tijen Burultay da, ata yumruk atan bir fayton sürücüsüyle tartışmaya girdi. Başka bir Adalı, ahırda bıçaklanan attan söz ederken, diğeri dili kesilen atın dramını anlatıyor. Kısaca şu sıralar gerek Ada halkı gerekse ziyaretçiler, faytonlardan yana çok şikayetçi. Adalar’da 1000'in üzerinde at ve 226 fayton var. 140 fayton kapasiteli İSPARK tarafından yaptırılan modern at ahırlarına sığmayan faytoncular ve atlar, çöplük gibi bir yerdeki derme çatma ahırlarda yaşıyor. Birçoğu Anadolu’dan gelen faytoncular, bilinçsiz ve eğitimsiz. Atlara kötü davranmanın yanı sıra, ada ziyaretçilerine karşı da saygı sınırlarını aşan tavırlarda bulunuyorlar, ücret tariflerine sadık kalmıyorlar, dört kişilik faytonlara 5-6 kişi alıyorlar. Faytoncularla ada esnafı arasındaki gerilim tırmanırken, Ada’da bir korku imparatorluğu hüküm sürüyor. Faytonculardan tehdit aldıklarını söyleyen ada esnafı, iş yerlerinin yakılmasından tutun da öldürülmeye kadar tehditler aldıklarını iddia ediyor. Adalar’daki fayton sefası, çoktan cefaya dönüşmüş durumda. Hem atlar, hem de Ada halkı ve esnafı için. Aslında faytoncular için de durum çok iç açıcı değil. Van, Ağrı, Urfa, Muş gibi illerden gelen 13-14 yaşındaki çocuklar, son derece kötü koşullarda yaşıyor. Atlarla aynı yerde kalıyor, hijyenden uzak bir ortamda yaşamaya çalışıyorlar.

ADALILAR SIKINTILI
Faytonlar konusunda beyanat verirken adını açıklamaktan çekinmeyen nadir Adalılardan biri olan Aslan Behar, faytona karşı olduğunu ve Ada içindeki ulaşımını bisikletle sağladığını söylüyor: “Bir nostalji yaratılmak isteniyorsa, sayıyı daha az tutarsınız. Burada yüzlerce fayton yazın günde hiç durmadan koşturuluyor. Sadece iki kere at değiştiriliyor. Koşarken yemek ve su verilmiyor, çünkü hayvan şişiyor. Buraya ya toplu taşıma aracı ya da elektrikli golf arabaları getirilir. Halk artık istemiyor faytonları. Geçen yıl elektrikli fayton getirdiler ama kullanılmıyor. Ortada büyük bir kazanç var. 60-70 TL alıyorlar bir tur için. Elektrikli gelse 6-7 TL’ye düşecek rakam.” Babası Adanın en eski faytoncularından olan Erol Günay ise faytonsuz bir Ada düşünemediğini ama bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu belirtiyor: “Bence faytonlar adanın sembolü ve kalkmasını istemeyiz ama faytonculardan memnun değiliz. Eski faytoncuların sayısı azaldı, dışarıdan çok gelen oldu. Bu eskiden çok daha özenle yapılan bir işti. Eskiler takım elbise giyerdi, müşteriye saygılıydı. Şimdi aynı özeni görmek mümkün değil.”

KORKU İMPARATORLUĞU
İsminin açıklanmasını istemeyen Adalı bir otel sahibi, yıllardır atlara yapılan eziyeti gördüklerini ve artık seyirci kalmak istemediğini anlatıyor: “Faytonlardan şikayetçi olduğum için şu an tehdit alıyorum. ‘Ekmeğimizle oynama, otelini yakacağız,’ diyorlar. Ben kimsenin ekmeğiyle oynamıyorum. Herkesin yaptığı işi layıkıyla kurallarına uygun yapması gerekiyor. Bunlar hem atlara hem de insanlara kötü davranıyor. Acilen alternatif bir ulaşım aracı getirilmeli buraya. Fayton çok pahalı bir sistem. ” Yine adının açıklanmasını istemeyen bir işletmeci ise faytoncuların Ada’da kendi cumhuriyetlerini ilan ettikleri görüşünde: “Adada faytonlar kalkmadığı sürece, ne temizlik sorunu ne de asayiş sorunları çözülebilir. Herkes korkuyor. Nisan ayında beni dövmeye kalktılar otelimin önünde. Ben iş yerimi kapatıp, adayı terk etmeyi düşünüyorum. Gelen müşterilerimize küfür ediyorlar, taciz ediyorlar. İki yıl önce yolda can çekişen bir at gördük, dört yaşındaki kızımın dili tutuldu. “

Adalar Belediye Başkan Vekili Hıdır Uvaçin, faytonların uzun zamandır kanayan bir yara olduğunu ve bu problemin çözülmesinin kolay olmadığını söylüyor: “Bunlar İBB’ye bağlı UKOME (Ulaşım Koordinasyon Merkezi) tarafından idare ediliyor. Belediye yönetimine geldiğimizde, fayton sorununu çözmek istedik akülü araçlar getirdik ama Ada halkı bize düşman oldu. Şu anda Büyükşehir’in rehabilitasyon çalışmaları var ama bu kolay çözülebilecek bir şey değil. ” İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 16 Mayıs 2012 tarihi itibariyle “MİKROÇİP” uygulaması başlattı. Yapılan çalışmada faytonda çalıştırılan toplam 1200 at’ın 670'ine mikroçip uygulandı. Mikroçip sayesinde; Ada’da bulunan atların sayıları, çalışma süreleri elektronik olarak takip edilebilecek. Büyükşehir belediyesi yetkilileri, ayrıca seyisler ve diğer çalışan personele eğitim verilip, Fayton Park Alanında bulunan at ahırlarının koşullarının iyileştirilmesi amacıyla da çalışmalara başladıklarını söylüyor. Atlara kötü muamele edenleri 153 ve (0212) 453 73 00 numaralı telefonlar ile veteriner@ibb.gov.tr’ye ihbar edebilirsiniz.

KADİR TOPBAŞ’IN SÖZÜ VAR
Hayvan Hakları Federasyonu Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat, son yıllarda faytonların estetik boyutundan çıktığını, hayvanlara eziyetin durmadan ihbar edildiğini, hatta insan sağlığını bile etkiler hale geldiğini söylüyor: “İki sene önce Adalar belediyesi ile faytonların tamamen kaldırılması için çalışma başlattık. Devamında İBB Başkanı Kadir Topbaş’tan da ısrarlı bir şekilde faytonların kademeli olarak azaltılmasını istedik. Kendisinin bize bu konuyu çözeceğine dair bir sözü var. Halen bekliyoruz. Kademeli olarak ilk aşamada sayının düşürülmesi şart.”

SORUNLAR
Atlar sağlıksız koşullarda çalıştırılıyor ve şiddet görüyor.
Dört kişi binmesi gerekirken, faytonlara beşaltı kişi bindiriliyor. Bu da atları ciddi anlamda zorluyor.
Faytoncuların yaşam koşulları da sağlıksız.
Faytoncular eğitimsiz ve müşterilere karşı saygısız.
Fayton sürücüleri fiyat tarifelerine sadık kalmıyor ve müşterilere yüksek fiyat veriyor.
İSPARK’ın yaptığı 140 fayton kapasiteli bir park var ancak Ada’daki fayton sayısı 226.
Faytoncular gerekli önlemleri almadıkları için Ada’da at dışkısına dayalı olarak ciddi bir çevre kirliliği var.
Kimse bu sorunu sahiplenmiyor.

YAPILMASI GEREKENLER
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ve Turizm Bakanlığı’nın faytonculara ciddi bir düzenleme getirmesi gerekiyor.
Acilen fayton sayısının azaltılması gerekiyor.
Atların ve faytoncuların yaşam koşullarının iyileştirilmeli.
Faytoncuların ciddi bir eğitimden geçirilip, müşterilere daha saygılı olması sağlanmalı.
Ada’da yaşayanlar için faytona alternatif daha uygun fiyatlı bir ulaşım aracı getirilmeli.

NESLİHAN TUNÇ

23.06.2012· / Sabah

  • Fayton Sefasının Perde  Arkasındaki Dram - Neslihan Tunç
  • Fayton Sefasının Perde  Arkasındaki Dram - Neslihan Tunç
  • Fayton Sefasının Perde  Arkasındaki Dram - Neslihan Tunç
  • Fayton Sefasının Perde  Arkasındaki Dram - Neslihan Tunç