DON KİŞOT’UN KÖŞESİ

Acısız Kesim & Etsiz Pazartesi & Vejetaryen/Vegan Olmak Kampanyalarını Eş Zamanlı Yürütmek Çelişki Değil mi?

Bu kampanyaların eş zamanlı , aynı stk içinde yürütülmesinin bir çelişki olmadığını , STK olmanın ise zaten bilinen kurallara rituellere,  alışık olmadığımız çalışmalara , farklı fikirlere , değişik eylemlere ve kampanyalara zaten ön ayak olması gerektiğini düşünüyorum. Aksi takdirde kendi kitlesine mesaj vermek uğruna kimsenin ufkunu açıp cesaret verici çalışmalara girememiş oluyor ve zaman kaybediyoruz.

Aşağıdaki tabloda durumu biraz daha net anlatabileceğimi düşünüyorum  :

1

2

3

4

Veganlar

Vejateryenler

Pescateryenler

Acısız Kesim Taraftarları

Etsiz Pazartesi kampanyalarına katılanlar

Kafessiz ortamda yumurta üretimini savunanlar

Kasaplar ,

Kesimhaneler ,

Et yemeden duramayanlar

Mangalcılar

Yukarıdaki tablonun en sağında bulunan 4 nolu tablonun içinde mangalcılar olsun. Bunlar milyonlarla ifade ediliyor. Örneğin kasaplar , et yemeden duramayanlar , mezbahalar , hayvan kesimini normal görenler hatta vejetaryen grupları hafife alanlar onlarla alay edenler ya da bu fikri hiç duymamış olanlar. Bu insanların gerçekçi olmak gerekirse tablonun en solunda bulunan vegan olma grubunda olma olasılığı çok zor. Zaten gerçekçi de değil.

İstisnalardan bahsetmiyorum.  Yani , 4 nolu tabloda birisinin hemen soldaki komşu 3 nolu tabloya geçmesi olası ama 1 nolu veganların olduğu tabloya evrilmesi gerçek dışı.

3 nolu tabloda ise etin sofralarına nasıl geldiğini bildiği halde et yiyenler ama bunun acısız bir şekilde hayvana eziyet edilmeden yapılmasını düşünenler var. Ya da yumurtaların ve tavukların kafes ortamında değil , doğal güneş ışığı gören ortamda daha özgürce yetiştirilmesini istiyorlar. Yani bu insanlar 4 nolu tablodakiler kadar zulme katlanabilen grup değil. Fakat 1 nolu tabloya da geçmeleri bu aşamada mümkün değil.  3 nolu gruptakiler acısız olarak bayıltılarak kesilen hayvanı yenmesini en azından vicdani açıdan daha doğru buluyor. İşte bu grup insanın zaman içinde ben iki nolu tablodaki grup içine geçiş yapabileceğini düşünüyorum. Yani zaten öncesinde sorgulama yapmaya başlamış bu grup insan, belirli bir süre sonra acısız kesimle de zavallı masum hayvanların öldürüldüğünü anlayıp vejetaryen / pescateryen olabilecektir. Hiçbir zaman 4 nolu bir önceki aşamadaki tabloda yer almak istemeyen bu insanların ileriye doğru evrilme olasılığı daha güçlüdür. Şansı daha yüksektir.

2 nolu tabloda ise vejetaryenler ve pescateryenler var. Bu grup insan ise tahmin edeceğiniz üzere ne 4 nolu ne vahşi bölümde olmak istiyorlar , ne de hayvan leşini yemek istiyorlar. Fakat acısız kesimdeki ( bir önceki 3 nolu gruptaki ) insanlara da kazanılabilir ve kendi taraflarına geçebilir diye bakıyorlar. Yani 4 nodaki insanı kazanma şansı zor olmakla beraber hemen komşu 3 nodaki insanların zaman içinde vejetaryen/peskateryen olacağını biliyorlar. En azından acısız kesimi savunanların hatta etsiz pazartesi diyenlerin orta ve uzun vadede pescateryen ve vejetaryen olma şansları çok daha yüksek.

1 nolu grup ise sadece veganlardan oluşuyor diyelim. Yani ne hayvanı , ne onlardan olacak herhangi bir ürünü yemiyorlar. Tahmin edeceğiniz üzere 3 ya da 4 nolu gruptaki insanların buraya geçme olasılığı olanaksız değil ama çok zor.

O insanlara istediğiniz kadar teoriyi anlatın , mezbaha filmlerini gösterin , vegan olun diye çağrı yapın pankart açın yine de hayvan leşi yemekten vazgeçmiyorlar. Hem önyargıları var hem de mevcut durumlarından zaten şikayetçi değiller. Hormonları aklın önünde hareket ediyor. Fakat 2 nolu grubun buraya zaman içinde gelebilmesi çok daha mümkün. Her ne kadar bu grup 3 noda bulunan acısız kesimin hayvan kesimini meşrulaştırdığını , kesim sayısını artıracağını söylese de bu bakış açısıyla onları kendi yanlarına çekmeleri çok zor. Bu grup en iyi olasılıkla en fazla kitleyi yakın komşusu 2 nolu vejetaryenler ve pescateryenlerden alacaktır. Bir kasabın, sürekli olarak kurban kesen adak adayan birisinin , mangalcıların , ritüellerine son derece bağlı olan muhafazakar bir insanı temsil eden 4 nolu grubun ise buraya zıplaması olanaksıza yakın.

Ne acıdırki 1 nolu grupta bulunanlar ise en sağdaki 4 nolu grubun ise herşeyi bildiğini düşünüp ona göre propaganda yürüttüklerinden o kitleye de asla ulaşamıyorlar. Oradakilerin büyük kısmı vegan kelimesini bile bilmiyorlar. Hatta onların bir anda 3 basamak birden atlamasını bekliyorlar.

 Dolayısıyla benim şahsi duruşum aslında herkesi bulunduğu gruptan bir sonraki aşamaya, rasyonel aklın getirdiği şekilde taşımak üzerine kurulu. Biraz daha yavaş ama daha olası bir süreç.  Bu durum  haliyle 4 farklı gruptan da ağır eleştiriye neden olmakta ki bu tahmin edeceğiniz üzere çok umrumda değil. Çünkü insanlara bir anda “vegan ol” demekle olmayacağını ya da acısız kesimi kabul et  demekle ikna olmayacağını zaten biliyorum. Ama etsiz pazartesi gibi kampanyalar ,  ineklerin  şarkı söyleyebileceğini ağlayabileceğini duygusal olabileceğini evcil olabileceğini anlatan filmleri yayınlamak , acısız kesimin neden olması gerektiğini anlatmak , etsiz pazartesi kampanyalarını savunmak , kafessiz yumurta çalışmalarını görsellerle anlatmak , aslında zaten sorgulama yapmak isteyen kitleye yardımcı olan, onları teşvik etmeye yönelik çalışmalar.

Her bir sonraki gruba geçen insan , binlerce hayvanın acı çekmesini engel olacaktır. 

Bu durumda önemli bir STK olan  Haytap’ın içinde bulunduğu durum, her bir grup için yaptığı ayrı kampanyalar , harcadığı enerji aslında çelişki değil , tüm dört gruba da  hitap eden onların bir sonraki evreye geçmesi için olan çalışmalar. Aksi takdirde kendi aramızda kendi kendimizden öte propagandaya gitmeyen çalışmalarla yeni insanlar kazanmak,  onları eski hayatlarından vazgeçirip yeni hayata merhaba dedirtmek son derece zor olacaktır.

Kaldıki sadece vejetaryen ol diye,  sadece acısız kesim olsun diye , sadece mangal isteriz diye çalışma yapan gruplar zaten var ve hepsi kendi kitlesine hitap ediyor. Diğer yandan acısız kesiminin yayılmasını istememiz hiçbir zaman bazılarının söylediği gibi et yenilmesini teşvik de değil . Çünkü hedef kitle bitkisel besleyenlerin et yemesi değildir. Örneğin herhangi bir vegan ya da vejetaryen  hayatı tercih eden ,  acısız kesim var diye et yemeye başlamaz , hayvan kesiminine dönmez. Hedef kitlemiz onlar değil , tam tersine etsiz yaşayamayan ve bitkisel beslenme ile yaşayanlara önyargılı bakanlardır.

 Ayrıca bir insanı vegan olma boyutuna da getirdiğini düşünelim o kişinin dahi dönüp kendisini o aşamaya getiren bu makalenin yazarına da dört gruba da hitaben yaptığı bu çalışmalar nedeniyle sövebileceğini , siber zorbalık yapacağını da bilmeme rağmen bu davadan yine de vazgeçmiyorum.13/08/2022

HAYTAP Hayvan Hakları Federasyonu

Yönetim Kurulu Başkanı

 ve

Acısız Kesim Derneği Üyesi

 

To read this article in english please click here